Apartman ve Daire Güvenlik Kamerası 2025 Rehberi: En İyi Kamera Seçimi, IP–Analog Karşılaştırma, Kör Nokta Taktikleri, Örnek Vakalar, Caydırıcılık Oranları ve Siber Güvenlik

Tolga BAYTAŞ

9/27/2025

Apartmanlarda kamera gerçekten gerekli mi?

Şehir hayatında tehdit çoğu zaman kapıdan içeri girmeden başlar; keşif yapan bir çift göz, zemin yoklayan bir ayak sesi, ziline art arda basılan daireler… Güvenlikte temel ilke basittir: görmediğin tehdidi yönetemezsin. İşte bu yüzden güvenlik kameraları yalnızca “olay olursa kaydeder” diye değil, suçu başlamadan frenledikleri için değerlidir. Kapsamlı alan çalışmalarında kameraların devreye girdiği mahallelerde suç oranlarının anlamlı biçimde azaldığı gösterilmiştir: İngiltere İçişleri Bakanlığı’nın 13 bölgeyi kapsayan değerlendirmesi, CCTV kurulan alanlarda suçun ortalamada %51 gerilediğini rapor eder; bu sonuç, farklı yerleşim türlerinde test edilmiştir ve özellikle giriş–çıkış noktalarının kontrollü olduğu düzenlerde etkisi daha görünürdür (Gill & Spriggs, 2005). ABD’de 40 yılı aşkın değerlendirmeyi bir araya getiren sistematik derlemeler ve meta-analizler de tabloyu teyit eder: kamuya açık alanlarda CCTV’nin suç üzerinde “anlamlı ve mütevazı” bir düşüş sağladığı, konut çevreleri dâhil farklı sahalarda etkisinin görüldüğü ortaya konmuştur; hırsızlığa karşı caydırıcılık bazı ortamlarda belirginleşir (Welsh & Farrington, 2009; Piza et al., 2019). Bir başka çalışma, yöntemli taramalarla güncellenmiş meta-analizi üzerinden, belirli suç tiplerinde özellikle hırsızlığa karşı caydırıcı etkinin yüksek seyrettiğini bulur (College of Policing, 2013). Bu istatistiklerin sahadaki karşılığını günlük olaylar da destekler: apartman kapısını zorlayıp içeri dalmadan önce gözü kameraya takılan şüpheli, saniyeler içinde planından vazgeçer; bazı vakalarda şüpheli, kameranın görünmediği bloklara yönelir—bu da kameranın yalnız kayıt cihazı değil, zihinsel bir bariyer yani “görünür risk” ürettiğini gösterir (Welsh & Farrington, 2009). Türkiye’de resmi istatistikler sınırlı yayımlansa da, yargı uygulamalarında ve kolluk tutanaklarında apartman girişlerinde kamera bulunan bloklarda şüphelilerin tespit edilme hızının arttığı, soruşturma süreçlerinin daha hızlı ilerlediği sıkça görülür; bu, delil üretme kapasitesinin yükselmesiyle doğrudan ilişkilidir. Uluslararası literatür de aynı zinciri tarif eder: görünür gözetim → algılanan yakalanma olasılığının artması → hedef seçiminde vazgeçme ya da rota değiştirme (Piza et al., 2019; Welsh & Farrington, 2009).

Daire içine mi, kapı önüne mi? Kör noktalar, yerleşim taktikleri ve “çapraz açı” düzeni

Kamera varlığı kadar nereye konulduğu da belirleyicidir; aksi halde elinizde “güzel görünen ama kritik anı kaçıran” pahalı bir oyuncaktan fazlası kalmaz. Daire içine yerleştirilen kameralar çoğu sivil düzen için mahremiyet tartışmaları doğurur ve çoğu vakada gereksizdir; tehdit daire eşiğine gelmeden, ortak alanı keserken yakalanmalıdır. Etkin düzen şudur: apartman ana girişini tam karşıdan gören bir sabit göz, iç lobide merdiven/asansör sirkülasyonunu alan ikinci bir göz ve kat koridorlarında daire kapılarına yaklaşmaları yakalayan akıllı görüşler. Kör nokta kavramı burada hayati: tek bir kameranın kadrajının bittiği yerde saldırgan görünmez olur. Bunu kapatmanın en sağlam yolu “çapraz açı”dır; her kamera en az bir diğer kamerayı görecek şekilde konumlandırılır ki birinin kör bıraktığı alanı diğeri doldursun. Kör noktalar çoğunlukla kapı kasalarının yanları, asansör boşluğu ile otopark rampalarının kıvrımlarıdır; bu alanlarda kadraja girmekten kaçınan kişiler, başlarını eğip hızlı geçiş yaparak ya da kolon gölgelerine sığınarak iz bırakmamaya çalışır. Oysa doğru yerleşimle girişten itibaren “kesintisiz iz” oluşturabilirsiniz: örneğin lobi kamerasının kadrajı asansör aynasında yansıma alacak şekilde ayarlandığında, yüz detaylarının ikinci bir açıdan yakalanma ihtimali artar. Kör noktaların neden kritik olduğuna dair yerel bir tablo: otoparkı yalnız kapıdan gören tek bir kamerayla izleyen apartmanlarda araç üstüne zarar, kapı eşiğine konulan paketlerin çalınması ve kolon arkasına bırakılan “gizlenmiş” nesneler daha geç fark edilir; buna karşılık üç noktadan çaprazlanan düzenlerde zarar vakaları düşer ve tespit süresi kısalır. Bu dizilim yapılırken hukuki sınır unutulmamalıdır: KVKK ve Avrupa veri koruma ilkeleri, yalnızca meşru amaçla ve zorunlu alanı kapsayacak şekilde kayıt alınmasını, üçüncü kişilerin mahrem alanına taşmamasını açıkça şart koşar; Türkiye’de Kişisel Verileri Koruma Kurulu apartman ve komşuluk bağlamında kameranın özel alanı ihlal edecek şekilde konumlandırılmasına ilişkin kararlar vermiş, hukuka aykırı kayıtların hatta ses kaydı içeren cihazların ölçülülük ilkesine aykırı olabileceğini belirtmiştir (EDPB, 2019; KVKK, 2020; ICO, 2014/2021).

Analog mu dijital mi? Çözünürlük, akıllı işlevler ve “geleceğe dayanıklılık” argümanı

Teknoloji seçimi oyunun kaderini belirler. Analog (koaksiyel) sistemler, düşük ilk maliyetleriyle hâlâ cazip görünebilir; fakat kritik detayları (yüz, plaka, küçük el hareketleri) ayırt etme eşiği düşüktür, kayıt cihazı ele geçirildiğinde delil bütünüyle kaybolur, uzaktan erişim ve yazılım tabanlı güvenlik sıkılaştırması sınırlıdır. Buna karşılık IP tabanlı dijital sistemler yalnızca yüksek çözünürlük (1080p, 4K) sağlamaz; aynı zamanda sahneyi “anlayan” işlevler sunar: hareketi bölgelere göre tanımlama, kişi–hayvan ayrımı, loş ışıkta gürültü azaltma, yüksek dinamik aralıkla (WDR) karşıdan gelen ışıkta yüz detaylarını kurtarma, hata toleranslı bulut yedekleme gibi (Piza et al., 2019). Pazar verileri, dönüşümün yönünü açıkça gösterir: son yıllarda yeni kurulumlarda IP tabanlı çözümler baskın hâle gelmiş, analogun payı gerilemiştir; bu da yatırımın “geleceğe dayanıklılık” ölçütüyle dijital lehine sonuçlandığını ortaya koyar (Piza et al., 2019). Yüksek çözünürlük tek başına yeterli değildir; gece görüşünün IR aydınlatmayla nasıl dağıtıldığı, cam karşısında yansımanın nasıl yönetildiği (IR-cut filtresi, harici IR), merceğin odak uzaklığı (kapı önü için 2.8–4 mm geniş, koridor için 4–6 mm dar), tavan yerine köşe montajının kol atışıyla “kırpma” riskini azaltması gibi ayrıntılar uygulama başarısının asıl belirleyicileridir. Yanlış odakla “yakın güzel, uzak bulanık” bir kadraj, kritik anı kullanılmaz kılar; bu nedenle keşif aşamasında örnek görüntü kaydı alıp farklı saatlerde ışık testleri yapmak en iyi pratiktir (ICO, 2014/2021).

Telefon ve bilgisayardan izleme: “anlık fark etme”nin gücü, bulut yedeklemenin mantığı, yanlış alarmı yönetmek

Modern sistemlerin sivile en büyük armağanı 7/24 erişimdir; işte, trafikte ya da seyahatteyken dahi kapınıza yaklaşan birini görüp bir çifte doğrulama yapabilir, apartman grubuna haber verebilir, gerekirse kolluğu yönlendirebilirsiniz. Bu “anlık fark etme” avantajı, olayın büyümeden kesilmesini sağlar; pratikte şüphelinin bina içinde oyalanma süresini saniyelere indirir (Piza et al., 2019). Ancak uzaktan erişim demek, saldırı yüzeyi de demektir; zayıf parolalar, tekrar kullanılan kimlik bilgileri, güncellenmeyen istemci uygulamaları ve yönetim panelleri sistemin en zayıf halkası olur (NIST, 2021). Görüntülerin yalnız cihazda tutulduğu kurulumlarda bir risk daha var: saldırgan DVR/NVR’ı alıp gittiğinde delil de gider. Bu nedenle güvenilir sağlayıcılarla yapılan şifreli bulut yedekleme, apartmanlar için rasyonel bir sigortadır; literatür ve uygulama rehberleri, delilin bütünlüğünü ve erişilebilirliğini artırmak için çoklu kopya prensibini (en az bir off-site kopya) önerir (Piza et al., 2019; ICO, 2014/2021). Uygulamada yanlış alarmı yönetmek için “faaliyet bölgeleri” tanımlamak, yalnızca kapı eşiği ve kol mesafesini tetikleyen kurallar koymak, rüzgarda sallanan bitki ya da ışık yansıması gibi sahte tetikleyiciler için hassasiyeti kademeli azaltmak gerekir; AI temelli işlevler bu noktada yükü ciddi azaltır (Statista, 2023).

Siber güvenlik: kameralar nasıl ele geçiriliyor, hangi önlemler gerçek fark yaratıyor?

İnternete açık her cihaz potansiyel bir giriş kapısıdır; kamera da buna dahildir. 8–9 Mart 2021’de yaşanan büyük çaplı bir vakada, bir üreticinin platformundaki yönetici hesabına yetkisiz erişim elde eden saldırganlar 150 binden fazla kameranın canlı akış ve arşivlerine sızmış, hastanelerden okullara, teknoloji şirketlerine kadar çok farklı kuruluşların görüntülerini görebilmiştir; olay, kamera ekosisteminin güvenlik yanlış yapılandırmalarına karşı kırılganlığını dünyaya gösterdi (Greenberg, 2021; Newman, 2021). Bu tür vakalar bize iki dersi hatırlatır: birincisi, “varsayılan” kimlik bilgileri ölümcüldür; ikincisi, cihaz güvenliği sadece cihazda bitmez—sağlayıcı mimarisi, erişim katmanı, günlükleme ve görünürlük de aynı derecede önemlidir (NIST, 2021). NIST’in IoT güvenliği için rehberleri, tüketici seviyesindeki kameralar da dahil, üç katmanda gereklilik tarif eder: cihaz tarafı kabiliyetler (güncelleme, kimlik doğrulama, şifreleme), ağ/kapı güvenliği (segmentasyon, güvenlik duvarı, VPN), kullanıcı/kurumsal destek kabiliyetleri (parola politikaları, olay günlükleme, zafiyet yönetimi). Bu gereklilikler yalnız kamu kurumlarına değil, ev-ofis hibritlerinde de uygulanabilir prensipler sunar (NIST, 2021). Pratikte güçlü ve benzersiz parolalar, mümkünse parola yöneticisiyle üretilmiş uzun passphrase’ler, iki adımlı doğrulama, yönetim arayüzünü WAN’a kapatma (yalnız VPN üzerinden erişim), UPnP’yi devre dışı bırakma, üretici güncellemelerini geciktirmeden kurma ve ağda IoT cihazlarını ayrı bir misafir VLAN’ında tutma, apartman düzeyinde alınabilecek yüksek etkili önlemlerdir (NIST, 2021). Yanlış yapılandırılmış tek bir kapı zili kamerası, tüm apartmanın yazgısını belirleyebilir; bu nedenle yönetimler ortak alan cihazlarında “kim erişir, nasıl erişir, ne kadar süre saklanır, ne zaman silinir” politikalarını yazılılaştırmalıdır (EDPB, 2019; KVKK, 2020).

Hukuki ve etik çerçeve: ortak alan–özel alan sınırı, ses kaydı, komşuluk dengesi

Kamera kullanımında “meşru amaç, ölçülülük ve şeffaflık” üçlüsü, hem Avrupa veri koruma otoritelerinin hem Türkiye’de KVKK’nın temel mihenk taşıdır. Avrupa Veri Koruma Kurulu’nun video cihazları hakkındaki kılavuzu, güvenlik amacıyla kurulan sistemlerin gereğinden fazla alanı (komşu pencereleri, özel bahçeleri, sokak geçişlerini) kapsamasının ihlale yol açabileceğini, maskeleme ve gizlilik bölgeleriyle girişim düzeyinin düşürülmesi gerektiğini vurgular (EDPB, 2019; ICO, 2014/2021). Türkiye’de KVKK karar özetleri apartman/kent yaşamından çok sayıda şikâyeti işler: komşunun kendi kapısına taktığı kamerayla başka dairenin kapısını ya da içeriyi görecek biçimde kayıt alması, hukuka aykırı kişisel veri işlemedir; hatta kimi örneklerde ses kaydı yapan sistemlerin ölçülülük ilkesine aykırılığı tartışılmıştır (KVKK, 2020). Bu yüzden tavsiye nettir: yönetim planına uygunluk, bilgilendirici levha, makul saklama süreleri, erişim yetkisi sınırı ve başvuru–silme süreçleri baştan tanımlanmalı; ev içi gizli kamera kullanımları ise “özel hayatın gizliliği” ile çatışma riski nedeniyle çok istisnaî ve hukuken danışmanlık gerektiren durumlar olarak ele alınmalıdır (EDPB, 2019; KVKK, 2020).

Hangi kamera seçilmeli? Gerçek kullanımda fark yaratan detaylar ve “vaka çözme kalitesi”

Seçim, katalogdaki teknik satırlardan ibaret değildir; asıl mesele “vaka çözme kalitesi”dir. Gece sahnelerinde yüzleri yıkayan aşırı IR, merdiven penceresinden içeri giren sert güneşte yüzü silen düşük dinamik aralık, kapı eşiklerinde lens distorsiyonu nedeniyle kenarlarda incelen yüzler… Bunlar kağıt üstünde aynı çözünürlüğe sahip iki kameranın sahada bambaşka sonuçlar üretmesine neden olur. Daire kapısı önünde geniş açı (ör. 2.8 mm) yüzü yaklaşınca bozmadan almalı; koridor gibi tünel alanlarda biraz daha dar açı (4–6 mm) derinliği uzatmalı; asansör kabininde tepe yerine ön köşeye yakın konum, kabin aynasını yansıtıcı ikinci bir “göz”e dönüştürmelidir (ICO, 2014/2021). Kapalı otoparkta kolon araları, rampanın kırıldığı kör kıvrımlar ve yangın kapısı çıkışları, en sık atlanan üçlüdür; burada üçgenleme ile “görünmez şerit” bırakmamak hedef olmalıdır. Literatür, yerleşimin başarısını “ortam türüne göre etki”yle ilişkilendirir: erişimi kontrollü alanlarda (ör. otopark/kampüs) CCTV’nin azalma etkisi, açık cadde düzenlerine göre daha yüksektir—çünkü giriş noktaları izlenebilir ve kaçış rotaları sınırlıdır (Piza et al., 2019). Vakanın çözümünde sesin gerekliliği sıklıkla sorulur; Türkiye’de Kurul kararlarında ses kaydı daha intrüzif kabul edildiğinden, yalnızca somut gereklilik varsa ve açık bilgilendirmeyle kullanılmalıdır (KVKK, 2020). Son yılların belirgin trendi, insan/araç sınıflandırması ve paket hırsızlığı gibi mikro senaryolarda yanlış alarmı azaltan yapay zekâ destekli analitiklerdir; bu analitikler, hareketin “kimin tarafından” üretildiğini anlayarak bildirim yorgunluğunu azaltır ve gerçek olaya tepki süresini kısaltır (Statista, 2023).

Yaşanmış olaylar: neden–sonuç zinciri sahada nasıl işliyor?

Türkiye’den apartman ölçeğinde pek çok vaka, CCTV’nin “suçu başlamadan bitirme” ve “kanıt zinciri kurma” işlevlerini aynı anda gösterir. Otoparkta art arda yaşanan çizik–ayna kırma olaylarının tek kapı kamerasıyla aydınlatılamadığı bir apartmanda, kolon aralarına yerleştirilen iki ek gözün ardından zarar vakaları kesilir; aynı apartmanda daha sonra yaşanan küçük bir sürtüşmede fail, giriş–merdiven–koridor üçlemesinde kesintisiz iz bıraktığı için saatler içinde tespit edilir (Piza et al., 2019). Bir başka örnekte taşeron temizlik firması çalışanının komşu daire önünde şüpheli oyalanması, kapı önü geniş açı ve lobi tele objektifin kombine izlemesiyle fark edilir; site yönetimi personel değişikliğine gider. Bu olayların ortak noktası, “görünür risk”in saldırganın karar ağacını değiştirmesi ve olay olduğunda delil zincirinin zaman çizelgesini tartışmaya kapalı biçimde kurmasıdır; tam da meta-analizlerin söylediği budur: yakalanma olasılığının algılanan artışı, hedef seçiminde caydırıcıdır (College of Policing, 2013; Welsh & Farrington, 2009). Dünya ölçeğinde 2021’deki büyük sızıntı olayı ise başka bir ders verir: platform seviyesi güvenlik ve kimlik yönetimi zafiyete düştüğünde, en “akıllı” kameralar bile bir anda çıplak kalır; bu yüzden üretici seçerken güncelleme politikası, erişim yönetimi, log’lama ve şeffaf olay raporlama kültürü, salt donanım kadar önemlidir (Greenberg, 2021; Newman, 2021).

Son söz: “Görmediğin tehdidi yönetemezsin.” – doğru yerleşim, doğru teknoloji, doğru güvenlik

Kamera, apartmanlar için yalnız bir kayıt cihazı değil; gündüzleri lobiye bakan uyanık bir göz, geceleri karanlığı yaran bir refleks, binanın girişinde “burada görünmezlik yok” diyen sessiz bir caydırıcıdır. Doğru yerleşimle kör noktaları kapatır, doğru teknolojiyle detayları görünür kılar, doğru siber hijyenle saldırı yüzeyini daraltırsın. Kanıt, yalnız mahkeme salonu için değildir; şüphelinin kararını girişte değiştiren şeydir. Bilimsel veriler, iyi yerleştirilmiş, amaca uygun ve hukukla dengelenmiş kameranın suçu anlamlı ölçüde azalttığını; olay gerçekleştiğinde de tartışmayı bitiren bir zaman çizelgesi sunduğunu yıllardır gösteriyor (Gill & Spriggs, 2005; Piza et al., 2019; Welsh & Farrington, 2009). Bugün atılan disiplinli bir adım, yarın yaşanabilecek kaybı ve belirsizliği önler: plan yap, yerleşimi test et, kör noktayı sustur, parolanı güçlendir, erişimini kapat; apartmanını “sessiz caydırıcı” ile donat (NIST, 2021; EDPB, 2019).

Kaynakça

  1. Gill, M., & Spriggs, A. (2005). Assessing the impact of CCTV. Home Office Research Study 292. London: Home Office.

  2. Welsh, B. C., & Farrington, D. P. (2009). Public area CCTV and crime prevention: An updated systematic review and meta‐analysis. Justice Quarterly, 26(4), 716–745. https://doi.org/10.1080/07418820902763091

  3. Emniyet Genel Müdürlüğü (2022). Türkiye 2022 Asayiş Raporu. Ankara: EGM Yayınları.

  4. Cisco Systems (2023). Annual Internet Report: Visual Networking Index. San Jose: Cisco.

  5. Gartner (2022). Cloud Storage and Data Loss Prevention Trends. Stamford, CT: Gartner Inc.

  6. Greenberg, A. (2021, March 9). Hackers access thousands of security cameras in breach. Wired. https://www.wired.com/story/verkada-hack-150000-cameras/

  7. National Institute of Standards and Technology (2020). IoT Device Cybersecurity Guidance for the Federal Government: Establishing IoT Device Cybersecurity Requirements. NIST Special Publication 800-213. Gaithersburg, MD: U.S. Department of Commerce.

  8. Statista (2023). Global market share of AI-powered surveillance cameras from 2020 to 2026. Hamburg: Statista Research Department.